REFLÜ YÖNETİMİNDE BESLENME

Reflü, mide içeriğinin yemek borusuna anormal geri akışıyla oluşan sindirim sistemi bozukluğudur. Reflü gelişimine yaşam tarzı, diyet, aşırı vücut ağırlığı gibi değiştirilebilir faktörler etki etmektedir.

Özellikle bel bölgesi yağlanmanın fazla olduğu santral obezitede bel bölgesindeki 5cm'lik artış, reflü riskini 1,5 kat arttırmaktadır.

 

Reflüden korunmak için beslenme ve yaşam alışkanlıklarında değişiklikler gerekebilir. Bunlar içerisinde sigarayı bırakma, alkol tüketimini azaltma, fazla kilolardan kurtulmak, dar giysilerden ve sıkı kemer kullanımından kaçınmak, gece yatmadan 3 saat önce yemek yememek ve yemekten sonra yatmamak gibi öneriler verilebilir. 

Reflü varlığında semptomları arttırdığı düşünülen gıdalara reflüjenik besinler denir. Beslenme önerileri reflü hastalığı varlığı ve ciddiyeti üzerinde olumlu etkiler yaratır ve belki de ilaç kullanımını azaltmaya yardımcı olabilir.

Reflüjenik besinler içerisinde baharatlı yiyecekler (kırmızı biber, pul biber), çikolata, fast food yiyecekler, derin yağda kızartılmış yiyecekler, alkollü içecekler, turunçgil sebze ve meyveler (domates, portakal, limon, mandalina, kumkuat), kafeinli içecekler (çay, kahve, kola), çiğ soğan, işlenmiş etler ve yağlı etler yer almaktadır. 

Ayrıca sofra tuzu kullanımının artması, tüketilen protein türü ve yüksek karbonhidratlı yiyeceklerin tüketimi reflü semptomlarını arttırır.

Öncelikle obeziteyle ve fazla kilolar ile mücade edilmeli. Egzersiz yapılmalı (tempolu yürüyüş ve ılımlı egzersizler), alkol ve sigaradan uzak durulmalı, reflüjenik besinlerden kaçınılmalı ve gün içinde yüksek karbonhidratlı beslenmemeye özen gösterilmelidir.

Kısaca reflü yönetimi yaşam tarzı ve beslenme değişiklikleri ve gerekli durumlarda ilaç tedavisinde dayanmaktadır.