KAYGINIZ KORONAFOBİ'YE DÖNÜŞMESİN. PSİKOLOG CANSU ABALI

Koronavirüse karşı normal seviyede kaygı duymak önlem almayı sağlayan koruyucu bir etki yaratırken ve ruh sağlığını olumlu etkilerken, sürekli ve aşırı kaygı duymak ise ruh sağlığını olumsuz etkilemektedir.

İnsanoğlu yıllardır çözümü bulunamayan ve hayatı tehdit eden hastalıklardan korku ve kaygı duymuştur. Günümüzde ise en korkulan salgın hastalık korona virüsüdür (Covid-19). Çin’in Wuhan kentinden hızlıca tüm dünyaya yayılan virüs, insanların ruh sağlığını ve psikolojik hastalıkları olumsuz olarak etkilemektedir.

Salgının toplum içinde yoğun kaygı, panik ve stresli yaşam koşullarına yol açtığı görülmektedir. Koronafobi aslında tam olarak belirsizlik, endişe ve korku halidir. Ya virüs bana bulaşırsa, ya virüsü çevreye yayarsam, sevdiklerimi bir daha göremezsem gibi olumsuz düşüncelerin altında aslında ölüm korkusu ve kaygısı yatmaktadır. Koronavirüsüne karşı normal seviyede kaygı duymak önlem almayı sağlayan koruyucu bir etki yaratırken ve ruh sağlığını olumlu etkilerken sürekli ve aşırı kaygı duymak ise ruh sağlığını olumsuz olarak etkilemektedir.

Hastalığın henüz tedavisinin bulunamamış olması Agorafobi, Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB), Yaygın Anksiyete Bozuklukları, Depresyon, Bipolar Bozukluk, Panik Atak gibi psikolojik/psikiyatrik hastalıklara sahip bireyleri daha fazla etkilemektedir. Özellilkle Agorafobi ve Obsesif Kompulsif Bozukluğa sahip bireylerin psikolojik belirtilerini yoğun yaşamalarına neden olmaktadır.

Agorofobi kişinin kendisini güvende hissetmediği için gerçekleştiği kaçınma davranışıdır. Bu hastalığa sahip kişiler ‘dışarıya çıkarsam ya başıma kötü bir şey gelirse’ korkusuyla günlerce evden dışarı çıkmama davranışı sergileyebilir. Korona virüsünden korunmak için özellikle evde kaldığımız bu günleri ‘sosyal izolasyon’ olarak değerlendirmek agorofobi için önleyici olabilir.

Obsesif Kompulsif Bozukluğa sahip bireylerde sıklıkla gözlenen yineleyici temizlikle ilgili kompülsiyonlarda (davranış ve zihinsel eylemlerde) artış gözlenebileceği düşünülmektedir. Obsesif Kompulsif Bozukluğun (OKB) kirlenme, bulaşma, yıkanma alt tipine sahip bireyler koronafobiye yakalanma korkusu üzerine duydukları kaygıyla obsesyon ve kompulsiyonlarında artış görülmektedir. Temizlik takıntısına sahip bireyler ellerini yıkamalarına rağmen kirli ve pis olduğu düşüncesiyle defalarca bir döngü halinde ellerini yıkama davranışı gösterebilirler. Obsesif Kompulsif Bozukluğa sahip kişiler kalabalık ortamların, eve gelen misafirlerin, dışarıda bulunan kıyafetlerin sürekli kirli olduğu düşüncesine sahiptir. Eşyaların temizlendiği halde bundan emin olmayarak defalarca kez temizleyebilirler. Tüm dünyayı etkisi altına alan ve ölümcül sonuçlar doğurabilen koronavirüsü doğal olarak obsesyon ve kompulsiyon etkisini arttırmaktadır. Koronavirüsü devam ederse Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB) dünyasına dönüşebiliriz.

Koronafobiden psikolojimizi korumak için alabileceğimiz önlemler

Panik duygudurumu içinde olmak yerine daha sakin ve bilinçli bir biçimde tedbirler almaya çalışmalıyız. Panik, stres, kaygı vücudumuzu dirençsiz kılar ve bağışıklık sistemimiz güçsüzleşir. Psikolojik sağlamlığımızı arttırmak için sağlıklı beslenme ve uyku düzenine dikkat etmek önemlidir. Aile bireyleriyle ev içerisinde geçirdiğimiz vakitleri eğlenceli faaliyetlerle çeşitlendirebiliriz. Günlük olarak spor ve nefes egzersilerine yer vermek ruh sağlığımıza iyi gelecektir. Bu süreçte gerçekçi ve güvenilir olmayan haber kaynaklarını takip etmekten kaçınarak resmi ve bilimsel kaynakları takip etmek daha sağlıklı olacaktır. Koronavirüsü birçok psikolojik rahatsızlıkları tetiklerken danışanların psikoterapi süreçlerine devam etmeleri tedavileri için faydalı olacaktır. Ruh sağlığımızı koruyarak daha iyi bir psikolojiye sahip olabilir ve virüsle mücadale ederken daha güçlü olabiliriz. Sağlıklı günler dilerim.

Psikolog Cansu ABALI
Medilife Çapa Hastanesi